11 Ekim, 2010

HİÇ BİR ŞEY BİR ANDA DEĞİŞMEZ... (Margaret Atwood-Damızlık Kızın Öyküsü)

"Böyle mi yaşıyorduk o zamanlar? Ancak her zamanki gibi yaşıyorduk herhalde. Herkes öyle yapıyor, çoğu zaman. Her ne oluyorsa her zamanki gibi oluyor. Bu bile her zamanki gibi, şimdi.

Her zamanki gibi aldırmadan yaşardık. Aldırmamak cehaletle aynı şey değildir, üstünde çalışman gerekir.

Hiç bir şey bir anda değişmez: Derece derece ısınan bir küvette farkına varmadan haşlanarak ölürsünüz. Elbette gazetelerde öyküler vardı, hendeklerdeki ya da ormanlardaki cesetler, ölesiye dövülmüş ya da sakatlanmış, eskiden dedikleri gibi saldırıya uğramış; ancak bunlar başka kadınlar hakkındaydı ve bunları yapan erkekler başka erkeklerdi. Hiçbiri tanıdığımız erkekler değildi. Gazete öyküleri bizim için rüya gibiydi, başkalarının gördüğü kötü rüyalar. Ne korkunç, derdik, öyleydiler, ancak inanılır olmaksızın korkunçtular. Aşırı melodramatiktiler, bizim hayatımıza ait olmayan bir boyuta sahiptiler.

Gazetelere konu olmayan insanlardık biz. Baskı kenarlarındaki beyaz boş alanlarda yaşıyorduk. Bu bize daha çok özgürlük verirdi.

Öyküler arasındaki boşluklarda yaşardık

....

Bunları bir daha yaşamayacağımı düşünsem ölürüm. Ama bu doğru değil, hiç kimse seks yokluğundan ölmez. Aşk yokluğundan ölürüz. Burada sevebileceğim kimse yok, sevebileceğim bütün insanlar ya ölü ya da başka bir yerdeler. Nerede olduklarını kim bilebilir ya da şimdi adlarının ne olduğunu? Hiçbir yerde de olmayabilirler, tıpkı benim onlar için olmadığım gibi. Ben de kayıp bir kişiyim."

Hiç yorum yok: