THE STORY OF OLD WOMEN
I like old women
ugly women
mean women
they are the salt of the earth
they are not disgusted by
human waste
they know the flipside
of the coin
of love
of faith
dictators clown around
come and go
hands stained
with human blood
old women get up at dawn
buy meat fruit bread
clean cook
stand on the street
arms folded silent
old women
are immortal
Hamlet flails in a snare
Faust plays a base and comic role
Raskolnikov strikes with an axe
old women
are indestructible
they smile knowingly
god dies
old women get up as usual
at dawn they buy bread wine fish
civilization dies
old women get up at dawn
open the windows
cart away waste
man dies
old women
wash the corpse
bury the dead
plant flowers
on graves
I like old women
ugly women
mean women
they believe in eternal life
they are the salt of the earth
the bark of a tree
the timid eyes of animals
cowardice and bravery
greatness and smallness
they see in their proper proportions
commensurate with the demands
of everyday life
their sons discover America
perish at Thermopylae
die on the cross
conquer the cosmos
old women leave at dawn
for the city to buy milk bread meat
season the soup
open the windows
only fools laugh
at old women
ugly women
mean women
because these beautiful women
kind women
old women
are like an ovum
a mystery devoid of mystery
a sphere that rolls on
old women
are mummies
of sacred cats
they’re either small
withered
dry springs
dried fruit
or fat
round buddhas
and when they die
a tear rolls down
a cheek
and joins
a smile on the face
of a young woman
YAŞLI KADINLARIN HİKAYESİ
Yaşlı
kadınları severim.
çirkin
kadınları
sıradan
kadınları
Onlar
dünyanın tadı tuzudur.
onlar
iğrenmez
insani
atıklardan
ters
yüzünü de bilirler
madalyonun
aşkın
inancın
diktatörler
soytarılık eder
gelir
giderler
elleri
boyanmış
insan
kanıyla
yaşlı
kadınlar şafakta ayaklanır
et,
meyve ekmek satın alır
temizler,
pişirir
sokakta
dikilir
kavuşturup
kollarını sessiz
yaşlı
kadınlar
ölümsüzdür
Hamlet
çırpınır düştüğü kapanda
Faust
adi ve komik bir rol oynar
Raskolnikov
baltayla saldırı.
yaşlı
kadınlar
dayanıklıdır
anlayışla
gülümserler
tanrı
ölür
yaşlı
kadınlar erkenden kalkar alışıldığı üzere
şafakta
ekmek şarap balık alır
uygarlık
ölür
yaşlı
kadınlar şafakta kalkar
pencereleri
açar
çerçöpü
atar
adamlar
ölür
yaşlı
kadınlar
cesedi
yıkar
ölüleri
gömer
çiçekler
eker
mezarlarının üstüne
Yaşlı
kadınları severim.
çirkin
kadınlar
sıradan
kadınları
onlar
ebedi hayata inanır
Onlar
dünyanın tadı tuzudur.
bir
ağacın kabuğu
hayvanların
ürkek gözleridir
korkaklığı
ve cesareti
büyüklüğü
ve küçüklüğü
olduğu
gibi görürler
günlük
yaşamın
talepleriyle
orantılı
oğulları
Amerika'yı keşfeder
Termofil
savaşında ölür
çarmıha
gerilir
evreni
fetheter
yaşlı
kadınlar şafakta yola çıkar
süt
ekmek et almaya şehre gider
çorbaya
baharat atar
pencereleri
açar
sadece
aptallar güler
yaşlı
kadınlara
çirkin
kadınlara
sıradan
kadınlara
çünkü
bu güzel kadınlar
nazik
kadınlar
yaşlı
kadınlar
bir
yumurtaya benzer
gizemden
azade gizeme
yuvarlanıp
duran bir küreye
yaşlı
kadınlar
mumyalarıdır
kutsal
kedilerin
ya
ufacıktırlar
buruş
buruş
kuru
yapraklar
kurutulmuş
meyveler
iri
ve dolgun
yuvarlak
buddhalar
ve
öldüklerinde
bir
damla gözyaşı yuvarlanır
bir
yanakta
ve
katılır
yüzündeki
gülümsemeye
genç
bir kadının
Tadeusz Rozewicz
Çeviren: Nuray Önoğlu